Bible-Server.org  
 
 
Praise the Lord, all ye nations      
Psalms 117:1       
 
enter keywords   match
 AND find keywords in
diacritics
Home Page
Yaratılış
Mısır'dan Çıkış
Levililer
Çölde Sayım
Yasa'nın Tekrarı
Yeşu
Hakimler
Rut
1. Samuel
2. Samuel
1. Krallar
2. Krallar
1. Tarihler
2. Tarihler
Ezra
Nehemya
Ester
Eyüp
Mezmurlar
Süleyman'ın Özdeyişleri
Vaiz
Ezgiler Ezgisi
Yeşaya
Yeremya
Ağıtlar
Hezekiel
Daniel
Hoşea
Yoel
Amos
Ovadya
Yunus
Mika
Nahum
Habakkuk
Sefanya
Hagay
Zekeriya
Malaki
Matta
Markos
Luka
Yuhanna
Elçilerin İşleri
Romalılar
1. Korintliler
2. Korintliler
Galatyalılar
Efesliler
Filipililer
Koloseliler
1. Selanikiler
2. Selanikiler
1. Timoteos
2. Timoteos
Titus
Filimon
İbraniler
Yakup
1. Petrus
2. Petrus
1. Yuhanna
2. Yuhanna
3. Yuhanna
Yahuda
Vahiy
 
 

 
 
translate into
Eyüp Bölüm39
 
1 "Dağ keçilerinin ne zaman doğurduğunu biliyor musun? Geyiklerin yavruladığı zamanı sen mi gözlüyorsun?
 
2 Sen mi sayıyorsun doğuruncaya dek geçirdikleri ayları? Doğurdukları zamanı biliyor musun?
 
3 Çöküp yavrularını doğurur, Kurtulurlar sancılarından.
 
4 Güçlenir, kırda büyür yavrular, Gider, bir daha dönmezler.
 
5 "Kim yaban eşeğini başı boş gönderdi, Kim bağlarını çözdü?
 
6 Yurt olarak ona bozkırı, Barınak olarak tuzlayı verdim.
 
7 Kentteki kargaşaya güler o, Sürücünün bağırdığını duymaz.
 
8 Otlamak için tepeleri dolaşır, Yeşillik arar.
 
9 "Yaban öküzü sana kulluk etmek ister mi? Geceyi senin yemliğinin yanında geçirir mi?
 
10 Sabanla yarık açsın diye ona bağ vurabilir misin? Arkanda, ovalarda tırmık çeker mi?
 
11 Çok güçlü diye ona bel bağlayabilir misin? Ağır işini ona bırakabilir misin?
 
12 Ekinini getireceğine, Buğdayını harman yerinde toplayacağına güvenir misin?
 
13 "Devekuşunun kanatları sevinçle dalgalanır, Ama leyleğin kanatları ve tüyleriyle kıyaslanamaz.
 
14 Devekuşu yumurtalarını yere bırakır, Onları kumda ısıtır,
 
15 Ayak altında ezilebileceklerini, Yabanıl hayvanlarca çiğnenebileceklerini düşünmez.
 
16 Yavrularına sert davranır, kendinin değilmiş gibi, Çektiği zahmetin boşa gideceğine üzülmez.
 
17 Çünkü Tanrı ona bilgelik bağışlamamış, Anlayıştan pay vermemiştir.
 
18 Yine de koşmak için kabarınca Ata ve binicisine güler.
 
19 "Sen mi ata güç verdin, Dalgalanan yeleyi boynuna giydirdin?
 
20 Sen misin onu çekirge gibi sıçratan, Gururlu kişnemesiyle korku saçtıran?
 
21 Ayakları toprağı şiddetle eşer, Gücünden ötürü sevinçle coşar, Savaşçının üstüne yürür.
 
22 Korkuya güler, hiçbir şeyden yılmaz, Kılıç önünde geri adım atmaz.
 
23 Ok kılıfı, parıldayan mızrak ve pala Üzerinde takırdar atın.
 
24 Coşku ve heyecanla uzaklıkları yutar, Boru çalınca duramaz yerinde.
 
25 Boru çaldıkça, 'Hi! diye kişner, Savaş kokusunu, komutanların gürleyen sesini, Savaş çığlıklarını uzaklardan duyar.
 
26 "Atmaca senin bilgeliğinle mi süzülüyor, Kanatlarını güneye doğru açıyor?
 
27 Kartal senin buyruğunla mı yükseliyor, Yuvasını yükseklere kuruyor?
 
28 Uçurum kenarlarında konaklıyor, Sivri kayalar onun kalesi.
 
29 Oradan gözetliyor yiyeceğini, Gözleri avını uzaktan seçiyor.
 
30 Onun yavruları kanla beslenir, Leşler neredeyse, o da oradadır."
 
 

  [ önceki bölüm ] 1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 | 31 | 32 | 33 | 34 | 35 | 36 | 37 | 38 | 39 | 40 | 41 | 42 | [ sonraki bölüm ]